Tüp bebek tedavisi kadından yumurtaların toplanıp erkekten alınan sperm hücreleriyle laboratuvar ortamında döllenmesi işlemidir. Döllenme gerçekleştikten sonra embriyo oluşur ve bu embriyo kadının rahmine transfer edilir.
Dünyada tüp bebek tedavisi için belirlenmiş olan alt veya üst yaş sınırlaması bulunmamaktadır. Bu sınır ülkelere ve kliniklerin politikalarına göre değişkenlik göstermektedir. Fakat ileri yaş hastalarda tüp bebek uygulaması yapılıp (özellikle 43 yaş) gebelik elde edilmesi halinde gebeliğe ait komplikasyonlarda artış söz konusudur. Bu gebelik komplikasyonları gebeliğe bağlı şeker hastalığı, gebeliğe ait hipertansiyon veya doğum sonrası kanamayı kapsamaktadır.
Tüp bebek tedavisi öncesi beslenme özellikle kişisel bakım, iyilik hali ve üreme fonksiyonlarını direkt olarak etkilemektedir.
Tüp bebek tedavisi öncesi beslenme üreme kapasitesini nasıl etkiler?
Tüp bebek tedavisi öncesi antibiyotik kullanımının tüp bebek tedavisi başarısı üzerinde olumsuz etkisi bulunmamaktadır. Özellikle erkekte menide enfeksiyon varlığı veya kadında rahim içerisinde enfeksiyon bulunan hastalarda embriyo yerleştirmeden önce antibiyotik kullanılmaktadır.
Fakat günümüzde yayınlanan bazı bilimsel çalışmalara göre tüp bebek tedavisi öncesinde antibiyotik kullanımı rahim için yararlı bakterilerin yok olmasına ve tüp bebek başarısını olumsuz etkilediğini göstermektedir.
Tüp bebek tedavisi öncesinde beslenmede özellikle bazı vitamin, mineral ve antioksidanlar tüp bebek başarısını direkt etkilemektedir. Özellikle
Tüp bebek embriyo tutunması için yoğurt ve kefir tüketimi bağırsak florasını canlandırmaktadır. Bu sayede rahim içi denge daha sağlıklı hale gelir ve embriyonun tutunması olumlu yönde etkilenir. Hazır paketli gıdalar ve konserve besinler faydalı bakterilere zarar verip embriyo tutunmasını olumsuz etkileyebilir.
Tüp bebek tedavisinin en kritik aşaması kısırlık araştırılması ve nedenlerin tespit edilmesidir. Bu değerlendirme yumurtlama fonksiyonu, sperm kalitesi, tüplerin açık olup olmaması ve rahimin genel durumunun değerlendirdiği testleri kapsar.
Fizik muayene: Üreme sisteminin anatomisini değerlendirildiği pelvik muayeneyi kapsar.
Tanısal testler: Hormon seviyelerinin tespit edildiği kan testleri, sperm analizi ve rahmin durumunu ortaya koyan ultrason değerlendirmesini içerir.
Ek analizler: Rahim filmi ile tüplerin açık olup olmaması ve genetik testler istenebilir.
Yumurta uyarılması nasıl olur?
Tüp bebek tedavisinde yumurtaların uyarılması adetin 2. veya 3. Günü başlanır. Genel olarak göbek çevresine uygulanan iğneler ile yumurtaların gelişimi sağlanmaktadır. Tüp bebek tedavisi sırasında kullanılan bu iğneler uygulama yerinde kaşıntı, kızarıklık ve morarmaya neden olabilir.
Yumurta uyarılması kaç gün sürer?
Tüp bebek tedavisinde uygulanan iğneler ile yumurtaların 16-20 mm arasında bir boyuta ulaşması beklenir. Yumurta takibi belli aralıklarla ultrason eşliğinde yumurta boyutlarının ölçümü ve takibi ile yapılır. Bu süreç genel olarak 8-12 gün arasında sürmektedir.
Yumurta erken çatlaması nasıl olur?
Tüp bebek tedavisi yumurta uyarılması sırasında artan östrojen seviyeleri neticesinde yumurtaların erken çatlaması olasıdır. Bu nedenle yumurta takibi esnasında yumurtalar 10-11 mm üzerinde boyuta geldiğinde erken çatlama engelleme iğnesi uygulanmalıdır. Bu iğne artan östrojen seviyesi nedeniyle folikülün erken çatlama ihtimalini azaltmaktadır. Yumurta erken çatlamasını engellemek için uygulanan diğer bir yöntem ise yumurta uyarılması kontrollerinin daha sık aralıklarla hormon kontrolleri eşliğinde yapılmasıdır.
Yumurta uyarılması riskleri nelerdir?
Yumurta uyarılmasının riskleri arasında en önemlisi yumurtaların aşırı uyarılma sendromudur (OHSS). Bu durum özellikle polikistik over sendromlu hastalarda daha sık görülmekle birlikte karında sıvı birikmesi, nefes almada zorluk, idrar yapamama ve hayatı tehdit edecek problemlere neden olabilir.
Yumurta uyarılması sırasında görülen risklerin bir tanesi yumurtanın kendi etrafında dönmesi yani yumurtalık torsiyonudur. Bu durumda yumurtalık dokusuna giden kan akımı azalır. Yumurtalık torsiyonu gözlenen hastalarda aralıklı kramp şeklinde ağrı en önemli bulgudur. Yumurtanın cerrahi olarak kendi etrafında çevrilerek düğümün giderilmesi ile tedavi gerçekleşir.
Yumurta toplama işlemi ne zaman yapılır?
Yumurta toplama işlemi genel olarak yumurtalar iğne tedavisi ile boyutları istenen düzeye geldikten sonra yapılır. Bu süre hastanın yaşı, yumurtalık rezervi ve kilosuna göre değişkenlik gösterebilir ve genel olarak 8-12 gün arasında sürmektedir. Burada en önemli kriter yumurtaların istenilen boyuta ulaşmasıdır. Yumurta uyarılma tedavisi sonucunda 16-20 mm ulaşmış foliküllerin içerisinde gelişen yumurtanın toplanması için bir çatlatma iğnesi yapılır. Genel olarak tüp bebek tedavisinde yumurta toplama işlemi bu yumurta çatlatma iğnesini uygulandıktan 34-40 saat sonra gerçekleştirilmektedir.
Yumurta toplama işlemi nasıl yapılır?
Yumurta toplama işlemi anestezi altında ameliyathane şartları altında yapılır. Yumurta toplama işlemi vajinal ultrason eşliğinde 30 cm uzunluğunda bir iğne ile gelişen foliküllerin içerisine girilip buradaki sıvının aspirasyon cihazı ile çekilmesidir. Her gelişen folikül içerisine girilir ve çekilen sıvı embriyoloji laboratuvarına teslim edilir.
Yumurta toplama işlemi zor mu?
Yumurta toplama işlemi yaklaşık 10-15 dakika arasında sürmektedir. İşlem sırasında hastaya anestezi uygulandığı içi hasta ağrı hissetmez. Yumurta toplama işlemi sonrası kasık ağrısı ve kanama en sık görülen yan etkilerdir.
Yumurta toplama işlemi öncesi nelere dikkat edilmelidir?
Yumurta toplama işlemi öncesinde dikkat edilmesi gereken en önemli konu yumurta çatlatma iğnesinin doğru gün ve doğru saatte uygulanmasıdır.
Yumurta toplama işlemi anestezi altında yapıldığı için hastanın işlem günü en az 8 saat sıvı ve katı gıda tüketmemesi gerekmektedir. Bu duruma uyulmadığı takdirde yumurta toplama işlemi hayatı tehdit edici olabilir.
Yumurta toplama işlemi riskleri nelerdir?
Yumurta toplama işlemi sırasında kanama, bağırsak yaralanması, damar yaralanması veya yumurta toplama işlemi sonrasında enfeksiyon, iç kanama, karında şişlik, karında sıvı birikmesi, bağırsak yaralanmasına bağlı olarak bulantı kusma rastlanabilir. Yumurta toplama işlemi sonrasında ateş, karında gerginlik, bulantı kusma, idrar veya büyük tuvaleti yapamama gibi bir problem görülmesi durumunda acil olarak hekimle iletişime geçilmelidir.
Sperm örneği kaç günlük olmalıdır?
Tüp bebek tedavisinde en çok merak edilen konuların başında yumurta toplama günü sperm örneği kaç günlük perhiz ile verilmeli sorusudur. Genel olarak sperm 2-5 gün arasında bir cinsel perhiz sonrasında verilmelidir.
Tüp bebek tedavisinde kullanılan sperm örneği neden 2-5 gün arasında cinsel perhiz gerektirir?
Yumurta toplama işlemi öncesi erken boşalma riskli midir?
Olgun sperm hücreleri kanallarda ve seminal kesede biriktirilir. Bu nedenle yumurta toplama günü erkeğin cinsel perhize uygun olmayan zamanda boşalması sperm kalitesi önemli derecede etkilemez.
Menide sperm yoksa sperm nasıl alınır?
Tüp bebek tedavisi sırasında erkekte meni örneğinde sperm bulunmaması durumuna azospermi denilmektedir. Bu hasta grubunda yumurta toplama işlemi günü erkekten sperm cerrahi olarak alınır.
Bu işlem testis dokusuna bir kesi yapılıp kanalların içerisinden gerçekleşirse Mikro TESE (Testiküler sperm ekstraksiyonu),eğer sperm örneği bir enjektörle testis dokusuna kesi olmadan girilip sperm toplanırsa TESA (Testiküler sperm aspirasyonu) olarak adlandırılır.
Sperm vermede güçlük varsa ne uygulanır?
Tüp bebek tedavisinde yumurta toplama günü erkekten taze sperm örneği alınır ve toplanan yumurtalar ile sperm laboratuvar ortamında döllenme işlemi gerçekleştirilir.
Özellikle sertleşme problemi olan, diyabet hastalığı olan veya ciddi kaygı bozukluğu olan erkekler sperm vermekte güçlük yaşayabilir. Bu durumda penis sertleştirici ajanlar ile tekrar örnek verilmesi sağlanabildiği gibi hiçbir şekilde örnek veremeyen hastalarda cerrahi yol TESA ile sperm örneği alınabilir.
Standart tüp bebek tedavisi (İVF) nedir?
Standart tüp bebek tedavisinde yapay döllenme sperm ve yumurta hücresinin aynı kültür kabına konulup ertesi gün döllenmenin takip edilmesidir.
Mikroenjeksiyon yöntemi ile döllenme (İCSİ) nedir?
İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonu klasik tüp bebek tedavisinin daha özel bir şekli olup spermin direkt olarak yumurtanın içerisine mikroenjeksiyonu ile bırakılıp, tüp bebek tedavisi döllenme başarısının artırılması durumudur.
Özellikle sperm sayısını düşük, sperm hareketliliği düşük veya şekilsel olarak bozuk sperme sahip çiftlerde mikroenjeksiyon yöntemi ile döllenme tercih edilebilir.
İMSİ ile döllenme nedir?
İntrasitoplazmik şekilsel olarak seçilmiş sperm ile mikro enjeksiyon ileri düzey bir tüp bebek tedavisi yöntemi olup, özel bir mikroskopla spermi yaklaşık 6000-7000 kat büyütülüp sperm seçimi yapılması esasına dayanır. Bu sayede İMSİ yöntemi ile klasik mikroskopla görülmeyen sperm şekil bozuklukları tespit edilir ve en iyi sperm seçilir.
Tüp bebek tedavisinde döllenme oranı
Tüp bebek tedavisinde döllenme oranı değişkenlik göstermekle birlikte genel olarak %70-80 arasındadır.
Döllenme oranı en çok sperm kalitesi, kadın yaşı, laboratuvarda kullanılan döllenme yöntemi ve işlemi yapan embriyoloğun tecrübesine bağlıdır.
Tüp bebek tedavisinde döllenme olmadı ne yapılabilir?
Tüp bebek tedavisinde hiç döllenme olmaması çok nadir rastlanılan bir durum olup tüm klasik tüp bebek tedavilerinin yaklaşık %5-10‘unda rastlanılmaktadır. Mikroenjeksiyon yöntemi uyguladıktan sonra bu olguların yaklaşık %30‘unda tekrar döllenme başarısızlığı rastlanabilmekte olup bu durum mikroenjeksiyon yöntemi uygulanmış tüp bebek tedavilerinin yaklaşık %2-3’ünü kapsamaktadır.
Tüp bebek tedavisinde döllenme olmaması halinde öncelikle nedenin ortaya konulması gerekmekte olup sonrasında İMSİ yöntemi ile döllenme, Piezoelektrik tüp bebek tedavisi veya İonomisin uygulaması gibi döllenme oranı daha yüksek tüp bebek tedavi teknikleri uygulanabilir.
Tüp bebek tedavisinde anormal döllenme
Tüp bebek tedavisinde anormal döllenme yumurta toplama işleminden 24 saat sonra raporlanabilir. Yumurta içerisinde bulunan spermin başı şişer ve insan kromozom sayısının yarısı kadar kromozom içeren pronukleus denilen yapıyı oluşturur. Bu yapı yine bölünmesini tamamlamış yumurta hücresi içerisindeki pronukleus yapısı ile yumurtanın ortasında birleşir ve bu durum döllenme bulgusu olarak kabul edilir.
Bazı çiftlerde bu yapılar tek, üçlü veya daha fazla sayıda pronukleus içeren yapılar olarak gözlenebilir. Bu durum anormal döllenme olarak kabul edilmektedir. Bu durum yumurtanın sperm tarafından döllenmemesi, tek spermle döllenen yumurtada yumurtanın bölünmesini tamamlamayıp 2 çekirdekli kalması veya yumurtanın 2 veya daha fazla sperm tarafından döllenmesi neticesinde gerçekleşmektedir.
Tüp bebek tedavisinde piezoelektrik şoklama (Piezoelektrik Tüp Bebek)
Klasik tüp bebek tedavisinde mikroenjeksiyon yöntemi ile spermin yumurta içerisine yerleştirilmesi işlemi hassas ve döllenme oranlarını belirleyen önemli bir özelliktir.
Piezoelektrik şoklama ile mikroenjeksiyon iğnesi daha hassas el hareketlerine duyarlıdır ve böylelikle mikroenjeksiyon işleminde spermin yumurta içerisine yerleştirilmesi işlemi daha kesin ve daha sağlıklı gerçekleştirilir. Bu durumun yanında piezoelektrik cihazı yardımıyla yumurtanın yapay olarak elektriksel aktivasyonu sağlanır.
Piezoelektrik tüp bebek yöntemi ile döllenme oranları daha yüksek ve daha iyi embriyo gelişimi sağlanmaktadır. Piezoelektrik şoklama ile tüp bebek tedavisi özellikle sperm sayısı düşük, kötü yumurta kalitesi mevcut, daha önce döllenme problemi yaşamış veya kötü embriyo gelişimi olan çiftlerde uygulanabilir.
Embriyo transferi ne zaman yapılır?
Tüp bebek tedavisinde taze embriyo transferi yumurta toplama işleminden yaklaşık 2 ile 5 gün sonrasında yapılır. Dondurulmuş embriyo transferinde bu süre kadının adet başlangıç gününden itibaren embriyo dondurma gününe göre ortalama 15-18 gün arasında gerçekleştirilmektedir.
Embriyo transferi nasıl yapılır?
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi ameliyathane şartları altında aneztezi almadan gerçekleşir. Öncelikle uygun hasta hazırlığını takiben vajinal muayene ile vajinaya spekulum takılır ve embriyoloji laboratuvarı tarafından getirilen bir kanül içerisine yerleştirilmiş embriyo rahim içerisine hekim tarafından bırakılır. Bu işlem ağrısız ve idrar torbasının dolu olması halinde ultrason eşliğinde gerçekleştirilir.
Kaç embriyo transfer edilir?
Ülkemizde Tüp bebek tedavisinde transfer edilen embriyo sayısı sağlık bakanlığının belirlediği şartlara göre yapılır.
Daha önce hiç embriyo transferi yapılmamış çiftlerde kadının 35 yaş altında olması halinde 1 embriyo, kadının 35 yaş üzerinde olması durumunda 2 embriyo transferi gerçekleştirilebilir. 35 yaş altında kadın yaşından bağımsız olarak tüp bebek tedavisinde 2 adet embriyo transferi yapılabilmesi için daha önce çiftin 2 başarısız embriyo transferi öyküsü olması gerekmektedir.
Embriyo transferi öncesi nelere dikkat edilmelidir?
Embriyo transfer işleminde en önemli süreç rahmin olgunlaşmasını sağlayan ilaçların düzenli ve kesintisiz kullanılmasıdır. Embriyo transfer sürecinde embriyonun tutunmasını olumsuz yönde etkileyebilecek ağır egzersiz, sigara, alkol ve kötü beslenme alışkanlıklarından uzak durulmalıdır.
Embriyo transfer işlemi zor mu?
Embriyo transfer işlemi ağrısız bir işlemdir. Embriyo transfer işlemi anestezi gerektirmeyen dolu idrar torbası altında yapılan bir işlemdir. Vajinismus gibi rahatsızlığı olan kadınlarda embriyo transferi anestezi altında yapılabilir.
Embriyo transfer işleminde anestezi almanın embriyo tutunması üzerinde olumsuz etkisi bulunmamaktadır.
Embriyo transferi sonrası görülen rahatsızlıklar
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferinden sonra en sık görülen yakınma vajinadan sıvı gelmesidir. Bu durum embriyo transferi yapılırken rahim ağzının yıkanması sonucu o bölgede biriken sıvının geri gelmesi sonucu oluşur. Bu durum tüp bebek transfer sürecinde olumsuzluk yaratmamaktadır. Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi sonrasında bulantı, kusma, ateş, kötü kokulu akıntı, kasık ağrısı rastlanabilecek rahatsızlıklar arasındadır.
Embriyo transferi sonrası idrar yapılır mı?
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi kadının idrar torbasının dolu olması halinde daha kolay gerçekleştirilir. Bu nedenle embriyo transferi sonrasında idrar torbasının boşaltılması gerekebilir. İdrarı boşaltmak için tuvalete çıkmak veya embriyo transferi sonrasında yatakta dinlenirken sürgü ile idrarın boşaltılması tüp bebek sürecini olumsuz yönde etkilememektedir.
Embriyo transfer sonrası sıvı geldi önemli midir?
Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi yapılırken rahim ağzı özel bir solüsyon ile yıkanabilir. Bu nedenle embriyo transfer sonrası vajinadan sıvı gelmesi normaldir.
Embriyo kaç günde tutunur?
Tüp bebek tedavisinde embriyonun tutunması 2. veya 3. Gün embriyolarında yaklaşık 9-10 gün sonra gerçekleşirken 5. Gün embriyolarında bu süre 7-8 gündür
Embriyo tutunma belirtileri nelerdir?
Tüp bebek tedavisinde embriyo tutunma belirtisi olarak en sık görülen yakınma lekelenme olmasıdır. Bu lekelenme embriyonun rahim içerisinde gömülürken rahmin iç kılıfında yarattığı tahribat sonrasında görülmektedir. Bunun dışında embriyo transferi sonrasında kasık ağrısı veya kanama sıklıkla rastlanmaktadır.
Tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyen en önemli faktör kadın yaşıdır. Amerika üreme teknolojileri derneği verileri incelendiğinde tüp bebek başarı oranı 35 yaş altı kadınlarda %55-60, 35-37 yaş aralığında %40, 38-40 yaş aralığında %25-40 ve 40 yaş üstü kadınlarda yaklaşık %10-15 oranında bildirilmektedir.
Bu tüp bebek başarı oranı sperm sayısı, ek hastalıkların varlığı veya mevcut genetik hastalıklara göre değişkenlik göstermektedir. Tüp bebek tedavisi başarı oranlarının tüp bebek tedavisi deneme sayısı ile bir bağlantısı bulunmamaktadır.
Çoğu çift tüp bebek tedavisi başarısız olması halinde nedenlerini merak etmektedir. Tüp bebek tedavisinin başarısız olmasının ana nedenleri kötü yumurta kalitesi, kötü sperm kalitesi ve kötü embriyo kalitesidir.
Tüp bebek tedavisinde başarılı olmak için ana etken iyi kalite embriyodur. İyi kalite bir embriyo mevcut olsa bile embriyo tutunması başarısız olabilir. Bu durumda akla rahmin embriyoyu tutmasını engelleyecek problemler gelir.
Embriyo tutunmasına engel olabilecek hastalıklar arasında miyom, polip, tüplerde sıvı birikmesi veya rahim şekil bozuklukları gelmektedir. Bu şekilde bir problemi olmayan çiftlerde embriyonun genetik bozukluğu, kadının bağışıklık sistemi veya hormonal bozukluklar mutlaka araştırılmalıdır.
İlk tüp bebek tedavisi başarısız oldu ne yapmalıyım?
Dünyada bir kez tüp bebek tedavisi başarısızlığı yaşayan çiftlerde mutlaka yapılması önerilen test bulunmamaktadır. Fakat çiftlerin psikolojik durumları göz önüne alınıp tekrarlayan embriyo tutunmama hikayesi olan çiftlerdeki araştırmalara başlanabilir.
İki kez tüp bebek tedavisi başarısız oldu hangi testleri yaptırmalıyız?
İki ve üzerinde tüp bebek tedavisi başarısızlığı %50 oranında genetik, hormonsal, anatomik veya bağışıklık sistem bozukluklarına bağlıdır.
Buna rağmen çoğu tüp bebek başarısızlığının ana nedeni açıklanamamaktadır. Avrupa üreme derneğinin raporlarına göre tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı görülme sıklığı yaklaşık %10 oranındadır. Fakat halen tam olarak tekrarlayan embriyo tutunma başarısızlığının tanımı bulunmamaktadır.
Tekrarlayan embriyo tutunmama durumu söz konusu olan çiftlerde çiftlerin genetik incelemesi, kadında kan pıhtılaşmasına sebep olabilecek rahatsızlıkların araştırılması, rahim filminin tekrarı veya histeroskopi ile rahim içerisinin değerlendirilmesi, rahim içerisine çizik atılması, bağışıklık sistemi ile ilgili ileri tetkik gerekebilir.
Tüp bebek tedavisi başarısız oldu ne zaman adet döngüsü başlar?
Tüp bebek tedavisi sonrasında gebelik testinin negatif olması halinde kullanılan ilaçlar bırakılır. İlaçların kesilmesi ile birlikte hormonsal değişikliklere bağlı olarak 5-10 gün içerisinde âdet kanaması başlar.
İki tüp bebek tedavisi arasında ne kadar süre olmalıdır?
Başarısız bir tüp bebek tedavisi sonrasında tekrar tüp bebek tedavisine başlamak için en az bir adet dönemi atlanır. Sonraki adet döneminde çift tekrar değerlendirilir.
Tüp bebek tedavisi menopoz, cerrahi olarak rahmi alınmış veya erkekte sperm yapımı hiçbir şekilde olamayacak genetik rahatsızlıklarda uygulanmaz.
Tüp bebek tedavisinde deneme sayısı artıkça tüp bebek başarısının artmadığını biliyoruz. Tüp bebek tedavisi kaç kez uygulanabilir sorusunun cevabı çiftin sağlığı, çiftin daha önceki tedavilere yanıtı veya çiftin finansal durumuna bağlıdır. Bu nedenle tüp bebek tedavisinde deneme için net bir üst sınır bulunmamaktadır.
Sevgili çiftlerimiz ve okurlarımız, tüp bebek tedavisi ve kısırlık ile ilgili tüm merak ettikleriniz ve aklınıza gelebilecek her türlü sorunun cevabı için aşağıdaki konularımızı inceleyebilirsiniz. Tüp bebek, kısırlık ve kadın hastalıkları hakkında tüm merak ettikleriniz...
Tüp bebek olarak adlandırılan "in vitro fertilizasyon" laboratuvar ortamında yumurta ve sperm birleştirilerek döllenme sonucu oluşan embriyonun anne rahmine transfer edilmesidir.
Başarı gebelik oranı olarak ifade edildiğinde genellikle artan yaş ile ters orantılı olduğu bilinir. Kadın yaşı arttıkça tüp bebek tedavisi başarısı azalmaktadır.
Yumurta rezervi düşüklüğünü gösteren AMH hormonu kadınların yumurtalık dokusunda öncü yumurta hücresi denilen preantral yumurta hücrelerinden salgılanmaktadır.
Kişiye özel tüp bebek tedavisi çiftlerin tedavi geçmişleri, genetik ve yaşam şekillerini dikkate alıp planlama yapılması esasına dayanır. Bireyselleştirilmiş tüp bebek tedavisi başarı şansını artırabilir.